Anadolu Efes'in 'Tarladan Şişeye Onarım Programı’nın üçüncü tedarikçi buluşması gerçekleşti
“Gelecekte tarım, tarımda gelecek var!” yaklaşımıyla uzun yıllardır çalışmalar yürüten Anadolu Efes, tarımsal üretimi desteklemeye ve iklim krizine karşı tarım ekosisteminin dayanıklılığını artırmaya yönelik faaliyetlerine devam ediyor. Bu kapsamda Anadolu Meraları iş birliğinde yürüttüğü ve tarım ekosistemini iklim krizine karşı dayanıklı hale getirmeyi amaçlayan “Tarladan Şişeye Onarım” programı çerçevesinde üçüncü kez uzmanlar, üreticiler, akademisyenler ve sektör temsilcileriyle bir araya geldi. Prof. Dr. Süleyman Soylu, Dr. Akgün İlhan ve Gıda ve Tarım Uzmanı Gürkan Akgüneş gibi sektörde öne çıkan isimlerin yer aldığı buluşmada, Türkiye’de artan kuraklık riski ve geleceğe yönelik iklim öngörüleri çerçevesinde, program kapsamında atılan adımlar, tarımda sürdürülebilirlik ve onarıcı uygulamalar ele alındı.
Anadolu Efes, tarım ekosistemini iklim krizi ve biyoçeşitlilik kaybına karşı dayanıklı hale getirmek amacıyla Anadolu Meraları iş birliğinde hayata geçirdiği “Tarladan Şişeye Onarım” programı kapsamında üçüncü tedarikçi buluşmasını gerçekleştirdi. Türkiye’nin farklı bölgelerinden arpa üreticileri, akademisyenler ve sektör temsilcilerinin katıldığı ve buluşmada, yıl boyunca atılan adımlar, programın yol haritası ve onarıcı tarım alanındaki gelişmeler ele alındı.
“2026’da onarıcı tarım uyguladığımız alanları 2025’e göre yüksek oranda artırmayı hedefliyoruz.” 
Buluşma hakkında bir değerlendirme yapan Anadolu Efes Grup Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü Selda Susal; “Anadolu Efes olarak, tarımı desteklemeyi bir sorumluluktan öte, işimizin ayrılmaz bir parçası ve önceliği olarak görüyoruz. Geleceğe karşı taşıdığımız sorumluluğun bilinciyle, tarım alanında iklim kriziyle mücadeleyi de odağımıza alıyoruz. Tarladan Şişeye Onarım Programı ile onarıcı tarımı yaygınlaştırmak, çiftçiler için sürdürülebilir bir üretim geleceği oluşturmak ve sektörümüzde bu yaklaşımı ortak bir standart haline getirmeyi amaçlıyoruz. Üç ilde başlattığımız uygulamalarla ilk hasadımızı geçtiğimiz yıl gerçekleştirdik. Bu yıl ise onarıcı tarım faaliyetleri ile daha bir yıl dolmadan umut verici sonuçlar elde ettik. Örneğin, her damla suyun kıymetli olduğu bir dönemde pilot arazilerde su tutma kapasitesinde %13’e varan artış sağladık. Toprağı canlandıran faydalı mikroorganizmaların sayısında ise %23’e varan bir artış gözlemledik. Aynı şekilde toprağın karbon tutma kapasitesinde de anlamlı sonuçlar elde ettik. Bu heyecan verici gelişmeler ışığında, 2026’da onarıcı tarım uyguladığımız alanları 2025’e göre yüksek oranda artırmayı hedefliyoruz. Bu program kapsamında düzenlediğimiz tedarikçi buluşmaları ise bizim için ayrı bir önem taşıyor. Çünkü bu buluşmalarla yalnızca sahadaki iyi uygulamaları paylaşmakla kalmıyor, aynı zamanda çiftçilerimizle birlikte ortak bir dönüşüm kültürü oluşturuyoruz. Hep birlikte toprağın geleceğini koruyan yöntemleri öğreniyor, deniyor ve sonuçlarını değerlendiriyoruz. Bu sayede Türkiye’nin tarım ekosistemine uzun vadeli değer katacak bir iş birliği modeli inşa ediyoruz” dedi.
Anadolu Meraları CEO’su Yasemin Kireç ise yaptığı değerlendirmede; “Bize göre karşı karşıya olduğumuz çoklu krizlerle baş edebilmemiz için başlangıç noktamız toprak. Onarıcı tarım artık ‘sosyal sorumluluk’ çerçevesinden çıkmalı, üretim ve tedariğin merkezine, yani operasyonların kalbine yerleşmeli. Anadolu Efes’le yürüttüğümüz Tarladan Şişeye Onarım programı ile de bunu yapıyoruz, tarımsal tedarik zincirinde sistemsel dönüşümü sağlayan bu program ile sadece Türkiye’de değil, global olarak da ölçek ve etki bakımından öncü bir geçiş programı yürütüyoruz. Saha sonuçlarımız doğru uygulamaların bir yıl gibi kısa bir sürede bile dikkate değer etkiler yaratabildiğini gösterdi, tüm pilot arazilerimizde toprağın ekolojik sağlık puanını yükselten veriler elde ettik. Ancak biz onarımın ekolojik, ekonomik ve sosyal temellerde yükselebileceğine inanıyoruz. Bunun için Anadolu Efes’in çiftçileri ve paydaşlarıyla daha da katılımcı bir ekosistem kuruyoruz ve bu ekosistemi dayanıklı hale getirmek için çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.
Buluşmada Kuraklık, Su Yönetimi ve Onarıcı Tarım Uygulamaları Ele Alındı
Türkiye’de giderek artan kuraklık riski ve geleceğe yönelik iklim öngörüleri üzerine çarpıcı verilerin paylaşıldığı buluşmada, değişen iklim koşullarında kuru tarımın rolü ile toprağın sağlığını koruyan ve verimliliğini artıran modern kuru tarım uygulamalarına dair dünyadan örnekler ele alındı. Anadolu Efes’in kuraklığa dayanıklı arpa çeşitleri üzerine yürüttüğü Ar-Ge çalışmaları da buluşmanın öne çıkan başlıklarından biri oldu. Ar-Ge projeleri kapsamında geliştirilen yeni tohum çeşitleri ve sahada elde edilen sonuçlar katılımcılarla paylaşıldı.
Etkinlik kapsamında düzenlenen “Suyun Güzergâhı” atölyesi ise suyun yüzeyden yer altına uzanan döngüsünü interaktif bir biçimde ele alarak tarımsal üretimde su verimliliğinin önemine dikkat çekti. Katılımcılar, atölye boyunca suyun ekosistem içindeki yolculuğunu deneyimleme fırsatı buldu. Ayrıca, program kapsamında daha önce üniversite öğrencilerinin katılımıyla gerçekleştirilen “Anızı Dönüştür, Toprağı Yaşat Döngüsel
Ekonomi Fikir Maratonu” finalistlerinin sunumları da etkinlikte yer aldı. Gençlerin sürdürülebilir tarım, kaynak verimliliği ve döngüsel ekonomi alanındaki yaratıcı fikirleri büyük ilgi topladı.